bu küçük yürek böyle aşkla sarıp sarmalanmasaydı, boğulurdu buralarda...
hep böyle bak bana; ışıl ışıl kalbime dokurcasına.. Hep böyle sarıl şefkatle;
gönlüme huzur bulutlarını doldururcasına...
Ve ben
minicik ellerinde renk cümbüşü çiçekleriyle,
yıldız yıldız parlayan gözleriyle, içler ısıtan tebessümüyle bir çocuk büyütüyorum o bulutların altında sana sevgilim..
...........
inci tanesi gibi süzülürken gözünden yaşlar kalbine doğru, kapatılır prensesin gözleri pamukça ellerle narince. bir gül yaprağı düşer sanki göz kapaklarına.. O an kalbinin delice ritmiyle beraber usulca tutar o elleri ve indirir titreye titreye.. Yoksa gelmiş midir o an gerçekten??
Bütün endamıyla arkasına döndüğünde görür ve öylece kalakalır.....
gerisi mi? Hayal edin.. Bir yerine bin bir şey...